7545 sayılı siber güvenlik kanunu: İş dünyası için yeni dijital kalkan

Dijital çağın tehditleri, ulusal güvenlik paradigmalarının da yeniden şekillendirilmesini zorunlu kılıyor. Türkiye, bu dinamik ortamda 19 Mart 2025’te yürürlüğe giren 7545 Sayılı Siber Güvenlik Kanunu ile siber uzaydaki dayanıklılığını güçlendirme yolunda kritik bir adım attı. Kanun, siber suçlarla mücadele, kritik altyapıların korunması ve ulusal siber güvenlik politikalarının koordinasyonunu hedefliyor. Peki, bu kanun iş dünyasını nasıl etkileyecek?

7545 sayılı siber güvenlik kanunu: İş dünyası için yeni dijital kalkan

İSTANBUL-NURULLAH SARI(YSM) - Genel çerçevesine bakacak olursak Siber Güvenlik Kanunu, Türkiye’nin si­ber uzaydaki milli gücünü koru­mak için tasarlanmış kapsamlı bir yasal çerçeve oluşturmayı hedef­lemektedir.

Amaç, iç ve dış tehdit­leri tespit etmek, siber saldırıla­rın etkisini azaltmak ve hem kamu hem de özel sektörün dijital dün­yada güvenliğini sağlamaktır.

Ka­nun, siber uzayda varlık gösteren herkesi kapsamına almaktadır.

Kamu kurumları, özel sektör şir­ketleri, meslek kuruluşları, hatta tüzel kişiliği olmayan organizas­yonlar dahi kanunun düzenledi­ği hak ve yükümlülüklerin muha­tabı olacaktır. Yani, bir e-ticaret platformundan tutun, bulut bili­şim sağlayıcısına kadar herkes bu kanunun radarına girebilir.

Ancak bazı istisnalar da yok değil elbette. Örneğin, Milli İstihbarat Teşkila­tı (MİT), Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma ve Emniyet’in istihbari faaliyetleri kanun kapsamı dışın­da bırakılmıştır.

Kanun ile Siber Güvenlik Baş­kanlığı ve Siber Güvenlik Kuru­lu kurulmuştur.

Başkanlık, siber güvenlik politikalarını uygulayan ve denetleyen dijital güvenlikten sorumlu otorite olarak konum­landırılmıştır.

Kurul ise Cum­hurbaşkanı veya yardımcısının liderliğinde, ilgili bakanlar ve üst düzey yetkililerden oluşan bir karar alma mekanizması olarak oluşturulmuştur. Artık ülkemi­zin siber güvenlik stratejilerini belirlemek, kritik altyapıları ta­nımlamak ve teşvik alanlarını ka­rarlaştırmak bu ekibin yetki ala­nına girmektedir.

Yeni hak ve hükümlülükler

Kanun, şirketleri doğrudan et­kileyen yeni bir takım hak ve yü­kümlülükler düzenlemektedir. Şirket yöneticilerinin kendile­rini hazırlaması gereken bu yeni yükümlülüklere ve fırsatlara kı­saca göz atalım.

● Sertifikasyon ve yetkilen­dirme: Kanun, siber güvenlik ala­nında faaliyet gösteren dernek, vakıf, federasyon ve ticaret şirket­lerine, yasanın ilgili düzenleme­leri yürürlüğe girdikten sonra bir yıl içinde Siber Güvenlik Başkan­lığı’nın belirlediği standartlara uygun sertifikasyon, yetkilendir­me ve belgelendirme işlemlerini tamamlama zorunluluğu getir­mektedir. Diyelim ki siber güven­lik yazılımı geliştiren bir teknolo­ji şirketisiniz. Artık ürünlerinizi piyasaya sürmeden önce Başkan­lık’tan onay almanız gerekmekte­dir. Bu, ilk bakışta biraz bürokra­si ve iş yükü gibi görünebilir, ama aynı zamanda ürünlerinizin gü­venilirliğini artırarak müşterile­rinizin gözünde bir ‘güvenilir sa­tıcı’ damgası kazanmanızı da sağ­layacaktır. Bununla birlikte bu yükümlülüğü yerine getirmeyen şirketler ise siber güvenlik ala­nında faaliyet gösteremeyecekler. Dahası, ticaret şirketleri unvan­larındaki ‘siber güvenlik’ ibarele­rini dahi çıkarmak zorunda kala­caklar.

● Denetim ve iş birliği: Si­ber Güvenlik Başkanlığı, şirket­lerden her türlü bilgi, belge, ya­zılım ve donanımı talep edebilir ve denetim yapabilir. Şirketlerin bu denetimlere açık olması, ge­rekli altyapıyı sağlaması ve siber olayları (örneğin, bir veri sızıntı­sı) derhal bildirmesi gerekmek­tedir. Tabi bu noktada benzer bir yükümlülük kişisel veriler ile ilgi­li olarak KVKK’da da bulunmak­tadır. KVKK veri ihlali halinde 72 saat içinde durumun Kuruma bil­dirilmesini ararken Siber Güven­lik Kanunu kapsamındaki ihlal­lerde bildirimin derhal yapılması beklenmektedir. Bu detayı akıl­da tutmakta fayda var. Aksi halde ciddi para cezaları ile karşı kar­şıya kalabilirsiniz. Örneğin; bir e-ticaret platformusunuz ve sis­teminize bir siber saldırı düzen­lendi. Derhal bu durumu Başkan­lık’a bildirmeniz gerekmektedir. Eğer bu bildirimi derhal yapmaz­sanız, 100 bin TL’den 1 milyon TL’ye kadar idari para cezası ve­ya bu bildirimi yapmayanın ticari bir şirket olması durumunda brüt satış hasılatınızın yüzde 5’ine ka­dar bir idari para cezası ile karşı­laşabilirsiniz.

● Yerli ve milli ürünler: Ka­nun, özellikle kritik altyapılarda kullanılan siber güvenlik ürünle­rinin yerli ve milli olmasını teş­vik ediyor. Bu düzenleme ile hem dışa bağımlılığın azaltılması hem de yerel teknoloji sektörünün güç­lendirilmesi hedefleniyor.

● İhracat ve pay değişiklik­leri: Siber güvenlik ürünlerinin yurtdışına satışı veya bir siber gü­venlik şirketinin pay sahipliğinde gerçekleşecek değişiklikler, Siber Güvenlik Başkanlığı’nın onayına tabi. Bu, özellikle birleşme ve dev­ralmalar için önemli bir detay. Bir siber güvenlik şirketiniz var ve bir yatırımcıyla ortaklık yapmak is­tiyorsunuz. Hisse satışını yapma­dan önce Başkanlık’tan izin alma­nız artık yeni bir yükümlülük ola­rak düzenlenmiştir.

İş dünyasına etkileri: Fırsatlar ve zorluklar

Peki, bu kanun iş dünyası için ne anlama geliyor? Hem fırsatlar hem de zorluklar var. Hadi, biraz SWOT analizi yapalım:

Fırsatlar:

● Rekabet avantajı: Sertifi­kasyon ve yerli ürün kullanımı, şirketlere müşteri nezdinde güve­nilirlik kazandırabilir. Önümüz­deki dönemde Siber Güvenlik Ka­nunu’na uygunluk sertifikası, bir nevi kalite belgesi gibi algılanma­ya başlayacaktır.

● Yerli teknolojiye destek: Yerli siber güvenlik ürünlerine ve­rilen öncelik, yerel teknoloji fir­maları için yeni pazarlar açılması­na neden olabilir.

● Kriz yönetimi: Düzenli risk analizleri ve siber olaylara müda­hale ekipleri, şirketlerin siber sal­dırılara karşı daha hazırlıklı olma­sını sağlayacaktır. Bu durum, şir­ketlere hem itibar kazandıracak hem de maddi kayıpların önlen­mesi veya azaltılmasına yardımcı olacaktır.

Zorluklar:

● Maliyetler: Sertifikasyon süreçleri, denetimlere hazırlık ve yerli ürün kullanımı, özellikle KOBİ’ler için ek maliyet oluştu­racağı için önemli bir dezavanta­ja dönüşebilir.

● Bürokrasi: Başkanlık’tan onay alma süreçleri, özellikle ih­racat veya birleşme-devralma iş­lemlerinde zaman kaybına neden olabilir.

● Cezalar: Kanuna uyum sağ­lamayan şirketler, ciddi idari pa­ra cezalarıyla karşılaşabilir. Ör­neğin, yükümlülüklerini yerine getirmeyen bir şirket, brüt satış hasılatının %5’ine kadar ceza öde­mek durumunda kalabilir.

Son söz: Dijital dünyada güçlü kalmak

7545 Sayılı Siber Güvenlik Ka­nunu, Türkiye’nin dijital dünya­da daha güvenli bir yer edinmesi için atılmış önemli bir adımdır. Evet, yeni yükümlülükler biraz göz korkutucu olabilir, ama bu kurallar aynı zamanda şirketini­zin dijital duyarlılığını artıracak birer fırsattır.

Eğer kanunla ilgili daha faz­la detay veya şirketinize özel bir yol haritası isterseniz, Siber Gü­venlik Başkanlığı’nın yayımlaya­cağı ikincil düzenlemeleri takip etmeyi unutmayın. Zira ikincil düzenlemeler ile birlikte kanun­la getirilen hak ve yükümlülükle­rin uygulamasına ilişkin detaylar konusunda daha fazla bilgi sahibi olacağız. İmkân oldukça sizleri de bilgilendirmeye çalışacağız.

Unutmayın, siber güvenlik bir tercih değil, artık bir zorunluluktur!

Pratik öneriler: Kanuna uyum sağlamak için ne yapmalı?

Kanun, biraz ‘dijital disiplin’ gerektiriyor ama telaşa kapılmaya da gerek yok! Şirketinizin bu yeni dünyaya uyum sağlaması için aşağıdaki pratik önerileri dikkate alabilirsiniz.

1- Siber güvenlik ekibi kurun: Şirketiniz içinde bir siber olaylara müdahale ekibi oluşturun. Bu ekip, siber tehditlerin izlenmesi ve kriz anında hızlıca aksiyon alınmasını sağlayacaktır.

2- Yerli çözümlere yönelin: Güvenlik yazılımlarınızda yerli alternatifleri değerlendirmeniz hem kanuna uyum sağlamanızı hem de yerel ekonomiye katkı sunmanıza olanak sağlayacaktır.

3- Düzenli testler yapın: Penetrasyon testleri ve risk analizleri, sistemlerinizdeki zayıf noktaları tespit etmenin en iyi yolu olacaktır.

4- Eğitim yatırımı yapın: Çalışanlarınızı siber güvenlik konusunda eğitmeniz bu süreçteki en önemli tedbirlerden biri belki de birincisidir. Unutmayın, bir çalışanın yanlış tıkladığı bir e-posta bile büyük bir veri sızıntısına yol açabilir! Bu da şirketiniz için önemli bir inceleme ve belki de ceza sürecinin başlangıcı olabilir. Eğitim şart!

5- Profesyonel destek alın: Siber güvenlik uzmanları ve hukuk danışmanlarıyla çalışarak kanuna uyum sürecinizi hızlandırabilirsiniz.

YSM HABER MERKEZİ

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER