Şirketinizde bazı yönetsel ve örgütsel sorunlar varsa ve bunlar iyice kronik hale gelmişse, tek çare yeniden yapılanmadır. İşe göre insan değil, insana göre iş üretilen, şirket içi klan ve grupların oluştuğu, liyakat yerine sadakatin değer gördüğü, insiyatif alınmaktan kaçınılan, işlerin halının altına süpürüldüğü, iş hedeflerinin iyi belirlenmediği, iş sonuçlarının sağlıklı değerlendirilmediği, iletişim ve işbirliği zayıf, kurum içi rekabetin yıkıcı hale geldiği, iş gücü sirkülasyonunun yoğun olduğu, kurumsal projelerin yarım kaldığı ya da istenilen şekilde tamamlanamadığı, işgücü motivasyonun ve iş veriminin düşük olduğu kurumsal yapılarda, bu neşter artık kaçınılmaz hale gelmiştir.
Bir diğer ifade ile, bu çalışma yapılmazsa, kısa süre içinde operasyonel ve mali başarısızlıklar ile karşı karşıya kalmanız olasıdır. Elbette bu saydığımız ve benzeri onlarca sorun şirketinizde aynı anda yaşanmıyor olabilir. Ancak birkaçının birlikte yaşanıyor olması dahi önemlidir, zira bu sorunlar birleşerek diğer sorunları tetikler ve kronikleştirir. Çoğunlukla bizler yönetici değişikliği, işten çıkartma, süreç iyileştirme, teknoloji temini veya danışmanlık hizmeti alımları ile süreci yönetmeye çalışırız ama bir noktada bunlar yeterli gelmez. Durumlar kronikleştikçe ve sorunlar bir yumak gibi birbirine dolandıkça, bu sorunu aşmanın tek yolu yeniden yapılanmaya gitmek olur.
Organizasyonel yeniden yapılanma, şirketinizin yönetsel işleyişini ve organizasyon yapısını değiştirmek için yapılan stratejik bir çalışmadır. Genellikle, bu süreç şirketin verimliliğini artırmak, belirli bir hedefe ulaşmak veya belirli bir işletme sorununu çözmek için gerçekleştirilir. Organizasyonel yapıda yapılan bu tür değişiklikler genellikle bir şirketin yönetim tarzını, iş süreçlerini, operasyonel faaliyetlerini ve hatta şirket kültürünü de etkileyebilir. Farklı bir şekilde tanımlarsak maliyet, kalite, hizmet ve hız gibi performans alanlarında çarpıcı gelişmeler yapmak amacıyla organizasyonun ve iş süreçlerinin temelden yeniden düşünülerek, büyük ölçüde radikal şekilde yeniden tasarlanması olarak düşünebiliriz.
Bazen her şeyi sıfırdan tasarlamak, mevcut yapıyı iyileştirmekten daha faydalı olabilir. Bu noktada pek çok patron veya tepe yönetici bu radikal değişimi istese de uygulamaya çekinir. İçeride dengeleri bozabileceğini, şirketi olumsuz etkileyebileceğini düşünürler. Haklıdırlar, çoğu zaman yeniden yapılanma süreci karmaşık ve zorludur. İyi planlanmış ve uygulanmış bir organizasyonel yeniden yapılanma, şirketin daha verimli ve etkili olmasına yardımcı olabilirken, yanlış uygulandığında ise şirketin performansını olumsuz etkileyebilir.
Bu yola çıkan şirketler için ilk adım, yeniden yapılanmanın neden gerektiğinin ve neyi başarmak istediğinin net olarak belirlenmesidir. Bu aşamada, şirketin genel iş hedefleri ve stratejileri göz önüne alınmalıdır. Sonrasında şirketin mevcut organizasyon yapısının ve iş süreçlerinin detaylı şekilde incelenmesi gerekir. Bu analiz, hangi alanların iyileştirilmesi gerektiğini belirlemek için önemlidir. Bir sonraki adımda, yeni yapının tasarımı yapılır ve şirket hedeflerini gerçekleştirmek için hangi değişikliklerin yapılması gerektiği belirlenir. Tasarım sonrası yeni yapı ve süreçler uygulamaya alınır.
Bu aşama genellikle bir dizi ayrı projeyi içerir ve genellikle en zor aşamadır. Yeniden yapılanmanın sonuçlarının değerlendirilmesi ve gerekli ayarlamaların yapılması ile süreç son bulur. Eğer şirket içi sorunlar kronikleşmiş, şirket sisteme değil insana bağlı iş yapar hale gelmiş, şirket içi bir düzensizlik ve kaos varsa, bu noktada yeniden yapılanma çok fayda sağlayacaktır.