banner79

Venezuela'daki 300 milyar varillik dev petrol ağı: ABD'nin kontrolü altına almak istediği servet

Dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip olan Venezuela, siyasi kriz, yaptırımlar ve kötü yönetim nedeniyle üretimde çöküş yaşıyor. ABD ile Maduro yönetimi arasındaki gerilim tırmanırken, Venezuela’nın dev petrol kaynakları yeniden uluslararası gündemin odağına yerleşti.

banner80
Venezuela'daki 300 milyar varillik dev petrol ağı: ABD'nin kontrolü altına almak istediği servet
banner81

İSTANBUL-NURULLAH SARI(YSM) - ABD Başkanı Donald Trump’ın Venezuela hükümetine yönelik son tehditleri ve ABD yönetiminin Karayip Denizi’nde teknelere düzenlediği saldırılar, nesiller boyunca petrolcileri cezbeden ülkenin enerji zenginliğini yeniden gündeme taşıdı.

Venezuela, Suudi Arabistan, Rusya, Amerika Birleşik Devletleri ve diğer tüm ülkelerden daha fazla petrol rezervine sahip.

Ancak dünyada kullanılan ham petrolün yalnızca yaklaşık yüzde 1’ini üretiyor ve satıyor.

Trump yönetimi ile Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro hükümeti arasındaki gerilimde petrolün nasıl bir rol oynayacağı belirsizliğini koruyor.

Ancak petrol, uzun süredir ABD-Venezuela ilişkilerinin merkezinde yer alıyor.

Venezuela’nın ne kadar petrolü var?

Venezuela, Oil & Gas Journal adlı sektör yayınına göre, dünya üzerindeki bilinen petrol rezervlerinin yaklaşık yüzde 17’sine, yani 300 milyar varilden fazlasına sahip.

Başka bir ifadeyle, uzmanların ülke topraklarından çıkarılabileceğini düşündüğü petrol miktarı bu seviyede.

Karşılaştırmak gerekirse, dünyanın en büyük üreticisi olan ABD’nin kanıtlanmış rezervleri yaklaşık 81 milyar varil olarak tahmin ediliyor.

Venezuela 1997 yılında dünyanın petrolünün neredeyse yüzde 5’ini üretiyordu; ancak yıllarca süren kötü yönetim, yetersiz yatırım ve ABD yaptırımları üretimi baskıladı.

Ülkenin katran benzeri ağır petrolünü çıkarmanın zorluğu da durumu daha karmaşık hale getirdi.

ABD, Venezuela petrolünün büyük bölümünü satın alıyordu ancak söz konusu ticaret, Trump yönetiminin ülkenin devlet petrol şirketi Petroleos de Venezuela’ya (PDVSA) yaptırım uyguladığı 2019 yılında durdu. Sevkiyatlar 2023’te yeniden başladı ancak hacim düşük kaldı. Venezuela’nın ham petrolünün büyük kısmı artık Çin’e akıyor.

Ülkede hangi petrol şirketleri faaliyet gösteriyor?

Venezuela, özel petrol şirketlerini ülkeye çekme ile sektörü devlet kontrolüne alma arasında gidip geldi.

2013’te ölen eski Devlet Başkanı Hugo Chávez, yaklaşık 20 yıl önce sektörü kısmen millileştirdi; yabancı petrol şirketlerini tazminatsız şekilde daha kötü sözleşme koşullarını kabul etmeye zorladı. Bazı şirketler bunu reddetti. Bugün ülkede faaliyet gösteren az sayıda Batılı petrol ve gaz şirketi arasında Chevron, İtalyan Eni ve İspanyol Repsol bulunuyor.

Bu şirketler, Venezuela’da iş yapmanın zor ve maliyetli olmasına rağmen sonunda buna değeceği beklentisiyle hareket ediyor.

Grubun en büyüğü, ülkede bir asrı aşkın süredir faaliyet gösteren Chevron. Şirket, ülkenin petrolünün yaklaşık dörtte birini üretiyor. Chevron’un operasyonları Venezuela’ya finansal bir can simidi sağlamış durumda ve bugün bile ülkenin petrolünün bir kısmı ABD’nin Körfez kıyısındaki rafinerilere giderek benzin ve dizel gibi yakıtlara dönüştürülüyor.

Chevron CEO’su Mike Wirth, geçen ay Washington’daki bir etkinlikte, “Uzun vadeli oynuyoruz” dedi. Şirketin, “koşullar değiştiğinde Venezuela ekonomisinin yeniden inşasında yer almak istediğini” söyledi.

Repsol ve Eni, Venezuela’nın elektrik üretiminde kullandığı açık deniz doğal gazı üretiyor. Ülke, zaman zaman bu gazın bedelini petrol ile ödedi ve bu petrolün ihracatına izin verildi. Ancak bu yıl ABD, söz konusu ticareti engelledi; bu da şirketlerin ürettikleri gaz için artık ödeme alamadıkları anlamına geliyor.

Repsol ve Eni, bu mali çıkmazı çözmek için ABD hükümetiyle görüşmeler yürütüyor. Venezuela’dan ayrılan şirketler arasında ConocoPhillips ve Exxon Mobil bulunuyor. Bu şirketler, hükümetin varlıklarına el koymasının ardından yıllardır tazminat almaya çalışıyor ancak sınırlı başarı elde ettiler.

Venezuela’nın devlet petrol şirketine ait olan Citgo Petroleum, ABD’de üç rafineri işletiyor ve hükümetin borçlarını ödemeye zorlanmasında merkezde yer alıyor.

Geçen ay, bir federal yargıç, rafinerinin Elliott Investment Management’ın iştiraki Amber Energy’ye 5,9 milyar dolar karşılığında satılmasına hükmetti. Mahkeme kayıtları, bu rakamın davaya bağlı şirketlere borçlu olunan 20 milyar doların çok küçük bir kısmı olduğunu gösteriyor. Venezuela hükümeti, Citgo ve diğer taraflar karara itiraz etti.

ClearView Energy Partners’ın yönetici direktörü Kevin Book, “Bu tür inişli çıkışlı bir tablo yatırım iştahını kıracak bir şey gibi görünse de bunun bir de diğer yüzü var: Venezuela’nın kaynağı dünyanın en büyüğü” dedi.

Bundan sonra ne olabilir?

Bu sorunun cevabı belirsiz.

Mevcut durum bir süre daha devam edebilir. Trump, Venezuela’da saldırıları veya başka askerî eylemleri sürdürürse, bu durum ülkenin kırılgan petrol endüstrisini en azından kısa vadede daha da istikrarsızlaştırabilir. Ya da Maduro ile yapılacak müzakere edilmiş bir anlaşma, yabancı yatırımların yeni bir döneme girmesinin önünü açabilir.

banner82

Birçok petrol şirketi, hükümetin el koyduğu varlıkları geri almak için ülkeye geri dönmeye istekli olacaktır.

Venezuela’nın kaynakları, ABD açısından da stratejik önem taşıyor. ABD petrol üretiminin, 15 yılı aşkın hızlı büyümenin ardından dengeye oturması bekleniyor. Küresel talep yüzyıl ortasına kadar artmaya devam ederse, Ortadoğu ve Rusya dışındaki yeni üretim kaynaklarını güvence altına almak ABD için daha da kritik hale gelecek, diyor Houston’daki Rice Üniversitesi’nin Latin Amerika enerji programı direktörü Francisco J. Monaldi.

Monaldi, “ABD, bu senaryolarda alternatif bir tedarik kaynağına sahip olmak ister” sözlerini kullandı.

Venezuela petrolü, ABD rafinerileri için ayrıca cazip çünkü yerli üretimden daha ağır. Petrolü Körfez kıyısına taşımak da nispeten kısa sürüyor ve rafineriler, daha ucuz ağır petrol ile daha pahalı hafif petrol karışımını işlemek üzere yapılandırılmış durumda.

Venezuela petrolünün değeri, Maduro’nun da gözünden kaçmış değil. Maduro geçtiğimiz günlerde ABD’yi, “ülkenin topraklarına, halkına ve kurumlarına yönelik ölümcül askerî güç kullanarak, dünyanın en büyük petrol rezervlerine el koymaya çalışmakla” suçladı.

YSM HABER MERKEZİ

banner83
banner84

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner71

banner72

banner73

banner68

banner69

banner70