İSTANBUL-NURULLAH SARI(YSM) - Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, manipülasyonla mücadele etmek için düzenleyici çerçeveyi güçlendireceklerini belirtti. Bakan Şimşek, "Borsa bir oyun alanı değildir. Uzun vadeli bir perspektifle gerçek bir ortaklığın tesis edilmesi esastır" dedi.
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’nin (TSPB) bu yıl "etkileşim" temasıyla 9'uncusu düzenlediği ‘Sermaye Piyasaları Kongresi’nin açılışında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, manipülasyonla mücadelenin dozunu artıracaklarını açıkladı. Şimşek, "Önümüzdeki dönemde manipülasyonla mücadelenin dozunu, kayıt dışılıkla mücadele dozunun da ötesine taşıyacağız" dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, özellikle fon piyasasındaki manipülasyonlara değinerek, "Özellikle bazı fonlar üzerinden manipülasyonların yapıldığını biliyoruz. O alanda da bir düzenleme eksikliği olduğunu biliyoruz. Bu eksiklikleri gidereceğiz ve önümüzdeki dönemde manipülasyonla mücadelenin dozunu, kayıt dışılıkla mücadele dozunun da ötesine taşıyacağız" ifadelerini kullandı.
Bu alanda düzenlemeye ihtiyaç olacağını ve gündemlerinde “cezaları çok daha ağır hale getirmek” olduğunu vurgulayan Şimşek, “Manipülasyon ile mücadelenin çok boyutu var.
Finansal okuryazarlık onlardan bir tanesi. Sermaye Piyasası Kurulumuzu, Başkanımızı (İbrahim Gönül) ve ekibini tebrik ediyorum. Bu konuda geçen yıl önemli bir platformun lansmanını yaptık. Manipülasyonla mücadelede tabii ki finansal okuryazarlık esastır fakat yine de bizim cezaları artırma yönünde ve düzenleyici çerçeveyi güçlendirme noktasında bir ilave çabamız olacak. Eğer manipülasyonla güçlü mücadele edemezsek bu alana olan güven zayıf kalır.
Onun için bu bizim olmazsa olmazımızdır. Özellikle bazı fonlar üzerinden manipülasyonların yapıldığını biliyoruz. O alanda da bir düzenleme eksikliği olduğunu biliyoruz. Bu eksiklikleri gidereceğiz ve önümüzdeki dönemde manipülasyonla mücadelenin dozunu, kayıt dışılıkla mücadele dozunun da ötesine taşıyacağız. Bu kongredeki belki de duymak istediğiniz, benim de iletmek istediğim en önemli mesaj bu" ifadelerini kullandı.
Ürün çeşitliliği artacak
Teknolojik altyapı noktasında bir eksikliklerinin bulunmadığını dile getiren Şimşek, bazı alanlarda ilave ve düzenleyici çabalarının olacağını, ürün çeşitliliği ve yatırımcı tabanının genişletilmesi alanında atacakları adımlar bulunduğunu anlattı.
Türkiye'de maalesef bankacılık ağırlıklı bir finansman modelinin söz konusu olduğunu kaydeden Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: "2023 yılı ortasındaki rakamlara göre Türkiye'de maalesef şirketlerimizin finansman ihtiyacının sadece yüzde 12'si sermaye piyasalarından karşılanmış. Yüzde 88'i bankacılık ve finans sektöründen. ABD yüzde 60 sermaye piyasaları ağırlıklı bir finansman modeline dayanıyor.
AB yüzde 30'lar civarında. Bankacılık ağırlıklı bir finans modelinden sermaye piyasaları ağırlıklı bir finans modeline geçiş yapmak istiyoruz. Neden? Çok basit. Aslında bu geçiş bizim Türkiye Yüzyılı hedeflerimizi gerçekleştirmemize güçlü bir destek verecek de ondan dolayı. Kaynaklarımızı üretken alanlara, uzun vadeli projelere, yatırımlara yönlendirmemiz gerekiyor. Bunu mevduat vadesi çok sınırlı olan bankacılık sistemi üzerinden yapmamız kolay değil."
Sermaye piyasalarına ilgi artıyor
Bakan Şimşek, kaynakların uzun vadeli olarak lirada tutulup değerlendirilmesini hedeflediklerini, firmalar ve tüm kesimler için kur riskinin yönetimi açısından liraya talebi artırmak istediklerini belirterek, bunun doğal olarak sermaye piyasaları odaklı bir modeli gerektirdiğini vurguladı.
Burada aslında bir miktar mesafe katettiklerini de dile getiren Şimşek, şöyle devam etti:
"2025'in ilk 9 ayına bakarsanız toplam finansmanın yüzde 34'üne yakını sermaye piyasalarından elde edilmiş, bankacılık sektörünün payı düşmüş. Bu kısmen belki konjonktüreldir ama yine de trend çok önemlidir. Aslında bizim varmaya çalıştığımız nokta da bunun benzeri ve ötesi. Yani sermaye piyasalarının ağırlıklı olarak Türkiye'de finansman ihtiyacının karşılandığı bir alana dönüşmesi. Dolayısıyla ilerleme var, bu güzel bir gelişme. Bunu devam ettireceğiz."
Şimşek, sermaye piyasalarına ciddi bir yönelim olduğunu ve ilginin arttığını belirterek, "Burada özellikle tahvil ihraçları, kira sertifikası ihraçlarını ben çok önemsiyorum. Bu alanın çok daha güçlü bir şekilde gelişmesi için tabii ki bizim yapacaklarımız var. Fiyat istikrarı en önemli husus. Sağlam bir zeminde bu alana artan ilginin güçlenerek devam etmesi bizim için çok değerli" diye konuştu.
Piyasalar tekrar derinleşecek
Bakan Şimşek, sermaye piyasalarında yatırımcı tabanının geliştiğini görmenin sevindirici olduğunu belirterek, hem fonların büyüklüğünün hem borsada işlem gören şirket sayısındaki artışın hem de yatırımcı sayısının ekosistemdeki pozitif enerjiyi gösterdiğini söyledi.
Bunlara rağmen hisselerin sadece 51 gün tutuluyor olmasının ayrı bir problem olduğunu vurgulayan Şimşek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu bütün sermaye piyasalarının, ekosistemin birlikte başaracağı bir konu. Dolayısıyla yabancı yatırımcının gelmesini, eski seviyelere gelmesini istiyoruz. Bunun için de yapacağımız birtakım düzenlemelerle sisteme olan güvenin güçlendirilmesi, ekosistemin iyi işlemesi, en önemlisi de dezenflasyon programının başarıya ulaşması gerekiyor."
Şimşek, geçmiş yıllarda Borsa İstanbul'da ilginin arttığı dönemlere ilişkin örnekler vererek, 3 yıllık hareketli ortalamalara bakıldığında son dönemde piyasalarda derinliğin arttığını söyledi.
Bakan Şimşek, "Dezenflasyonla birlikte tekrar piyasalar derinleşecek ve Borsa İstanbul'un piyasa değerinin GSYH'ye oranı kendisine benzer ülkelerle yarışacak noktaya gelecek. Yani bugün üç yıllık hareketli ortalamalara bakarsanız yüzde 32 civarı ama 2024 sonu itibarıyla yüzde 29 civarı. Bunun mutlaka dünya ortalamalarına varması biraz zaman alır ama bunun ikiye katlanması oldukça gerçekçi, makul bir hedef olarak görülebilir" şeklinde konuştu.
Manipülasyon konusunda gerekirse lisans iptal ederiz
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı İbrahim Ömer Gönül, fonları kötüye kullananlara ceza vermekten çekinmeyeceklerini belirterek, "Burada sorumluluk tamamen portföy yönetim şirketlerinde, portföy yöneticilerinde. Gerekirse lisans iptali ve tüm tedbirleri uygulamakta kararlıyız. Kısa zamanda yapıp bunları hayata geçiririz. Fonlara zarar gelmesine müsaade edemeyiz" dedi.
Gönül, TSPB kongresinde gazetecilerin sorularını yanıtlarken gelinen noktada portföy yöneticilerine çok büyük sorumluluk düştüğünü söyledi. Gönül, şunları kaydetti: “Eğer fonları bu şekilde kullanırlarsa ceza vermekten çekinmeyeceğiz. Burada sorumluluk tamamen portföy yönetim şirketlerinde, portföy yöneticilerinde. Gerekirse lisans iptali ve tüm tedbirleri uygulamakta kararlıyız. Kısa zamanda yapıp bunları hayata geçiririz. Fonlara zarar gelmesine müsaade edemeyiz.
Fonlarda içindeki yatırımcı farklı yöneten farklı, yatırımcıya zarar vermeden yönetenlerin gerekli tedbirleri almaya mecbur kılmamız lazım. Buradaki hassas dengelerimiz bu. Yoksa fonlardaki yatırımcının bir günahı yoktur ama yöneticilerin bunları bu şekilde kullanıyor olmalarına müsaade etmemiz mümkün değil. Bunların hepsini tespit ediyoruz gerekli tedbirleri alacağız. Biz bireysel manipülasyonda rekor cezalar verdik geçen sene.
Fakat bireysel manipülasyonla yapamayınca kötü niyetlilerin fonlar üzerinden yapmaya başladığını veya bu konuda bir çabaları olduğunu görüyoruz. Buna müsaade etmeyeceğiz. Özellikle portföy yöneticilerinin, portföy yönetim şirketlerinin gerekirse lisanslarının iptal edilmesi konusuna kadar giden tedbirleri hazırladık. Hayata da geçiririz" Gerekli hazırlıkları yaptıklarını belirten Gönül, Meclis'in takvimine göre hareket edileceğini, burada tek motivasyonlarının yatırımcının zarar görmemesi olduğunu vurguladı.
120-130 civarında arz başvuru var
SPK Başkanı Gönül, a anladık ki artık bu uyarımızı dinlemeyenlere ceza vermenin zamanı gelmiştir. Öncelikle fon yöneticilerinin lisans iptali ile başlarız. Çünkü bu çok önemli. Bütün sorumluluk kendilerinde bu bilinçte olmaları lazım" ifadelerini kullandı.
Halka arzlar konusundaki bir soru üzerine, Gönül, 120-130 civarında başvuru oluştuğunu belirterek, "Dosyaların tamamlanması biraz vakit alıyor ama şu anda piyasada zemin uygun olduğunu düşünüyoruz. Yeterince talep var" bilgisini verdi.
SPK Başkanı Gönül, foreks işlemlerinin izinsiz sermaye piyasası işlemi kapsamında olduğunu bunlar için de suç duyurusunda bulunduklarını belirtti. Gönül, "Lisanslı yapanlara diyecek bir şey yok. Lisanssız foreks işlemi yapanların hepsi hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz. Çok sayıda dosyamız var" şeklinde konuştu.
Borsa İstanbul’un yeni veri merkezi 2026 başında devrede
Borsa İstanbul AŞ Genel Müdürü Korkmaz Ergun, kendi teknolojisini üreten ve ürettiği teknolojiyi ihraç eden bir borsa olduklarını belirterek, "Yüksek standartlarda kurduğumuz yeni veri merkezimizi gelecek senenin başında devralacağız. Böylece siz değerli aracı kurumlarımızın tüm taleplerini fazlasıyla karşılayacağız” dedi.
Ergun, borsada takas süresinin kısaltılması yönündeki çalışmalara da değinerek, "T+2’den T+1'e kısaltılması hazırlıkları kapsamında duyurduğumuz takvime uyum sağlamada siz değerli aracı kurumlarımızdan gerekli olan, yapılması gereken işlemlerin yapılması konusundaki beklentilerimizi önemle vurgulamak istiyorum" şeklinde konuştu.
Gençlerin ve kadınların piyasalara ilgisi arttı
Son yıllarda sermaye piyasalarına olan yönelimin arttığına değinen TSPB Yönetim Kurulu Başkanı Pamir Karagöz, 2019'da 1,2 milyon olan yerli bireysel pay senedi yatırımcı sayısının, ekim itibarıyla 6,5 milyon olduğunu, yatırım fonları ve diğer araçları da ekleyince toplam 10,5 milyon seviyesine ulaştığını kaydetti.
Karagöz, son yıllarda gençlerin ve kadınların sermaye piyasalarına olan ilgisinin dikkat çekici biçimde arttığına işaret ederek, "2024'te yerli bireysel pay senedi yatırımcılarının yüzde 35'ini kadınlar ve yüzde 48'ini 40 yaş altı yatırımcılar oluşturmaktadır" dedi. Karagöz, bu gelişmeleri, sermaye piyasasının geleceği açısından son derece umut verici bulduğunu ifade etti.
YSM HABER MERKEZİ